20 Nisan 2011 Çarşamba

Achilles’in Mezarı ve Büyük İskender’in Mitolojik Ataları

Achilles’in Mezarı ve Büyük İskender’in Mitolojik Ataları



"Kendisi de Akhilleus’un mezarına elleriyle çelenk koydu. Hephaistion’un da Patroklos’un mezarına çelenk koyduğu rivayet edilir. Söylendiğine göre İskender burada Akhilleus’un anısını gelecek nesillere nakleden Homeros gibi bir şairin varlığından dolayı ne denli şansı olduğunu belirtmiş." Arrianos, Aleksandrou Anabasis, 12.
Flavius Arrianos, "İskender’in Seferi (Aleksandrou Anabasis)" isimli eserinde, İskender’in Achilles’e olan saygısını bu satırlarla dile getirmiştir. Bugün halen bir tartışma konusu olan Achilles’in Mezarının yeri Arrianos’a göre Çanakkale'dedir. Tabii Arrianos bu eseri kaleme alırken eski kaynaklardan özellikle Ptolemaios Lagu ve Aristobulos’un kaleme aldıklarından yararlanmıştır. Ptolemaios ile Aristobulos’un İskender’in komutanlarından olduğu göz önünde bulundurulursa İskender’in böyle bir ziyarette bulunduğu söylemi kuvvetlenmektedir.
Büyük İskender Achilles’in Mezarı Önünde
Troya Savaşı’nın M.Ö. 1185 yıllarında gerçekleştiği kabul edilmektedir. Büyük İskender M.Ö.336-323 yılları arasında hüküm sürmüştür. Yani Achilles ile İskender arasında 850 yıl kadar bir zaman bulunmaktadır. İskender atalarının anne tarafından Andromakhe ve Achilles, baba tarafından ise Heracles’e dayandığına inanıyordu. Heracles’in (Herkül) Zeus’un oğlu ve Achilles’in Tanrıça Thetis’in oğlu olması, İskender’in soyunu Tanrılar’a bağlıyordu. Büyük İskender anne tarafından soyunun iki kolunu barıştırmayı hedefliyordu. Bunun nedeni Andromakhe’nin Hector’un eşi ve dolayısıyla Troya tarafında olması, Achilles’in ise Akhalar’ın en güçlü komutanı olup Hector’un baş düşmanı olması ve Achilles’in oğlu Neoptolemos’un Priamos’u öldürmesiydi. Bu iki kolu barıştırmak ve Neoptolemos’un işlediği suçun affedilmesi için, Büyük İskender, Troya Savaşı sırasında hükümdar olan Priamos’un öldürüldüğü yerde kurbanlar kesti. Andromakhe anısına, bölgede (İlion) yaşayan topluluğa ihsanlar yağdırdı. Atası Achilles’in mezarını ziyaret etti ve ona değerli armağanlar sundu.

Büyük İskender
Günümüzde Achilles’in mezarının nerede olduğuna dair çeşitli söylemler çıkmakta ve araştırmalar yapılmaktadır. Okurların büyük bir kısmı Troya Savaşı’nın bile kesin olmadığını dolayısıyla Achilles’in Mezarı gibi bir kavramın nasıl olacağını düşünecektir ister istemez. Fakat günümüze ulaşan kaynaklara ve kazılar sonucu bulunan eserlere baktığımızda Troya Savaşı’nın olmadığı da kesin değildir. Şöyle de düşünmek gerekir ki, bu mezar bir anıt niteliği de taşıyabilir.

Uludağ Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Dr.Derya Şahin ‘Amisos Mozaiği Işığı Altında Akhilleus - Thetis İkonografisi’ konulu yüksek lisans tezinde Akhilleus kültünün Amisos Mozaği üzerinde kompozisyondan hareketle Karadeniz’in güney sahillerine de geldiğine dair buluntuların olduğunu işaret etmiştir.
Ahmet Çağdaş Çatoğlu’nun haberine göre:
"Dr. Derya Şahin, Akhilleus`la ilgili Karadeniz"de çok fazla buluntu olduğunu söyledi. Samsun Arkeloloji ve Etnografya Müzesi`nde yer alan Amisos Hazineleri`nde ise `Nereidler`in bulunduğunu söyleyen Şahin, “Nereidler, Akhilleus`un annesi Thetis`in kızkardeşleridir. Ve Akhilleus`un öldükten sonra Karadeniz`de bir adaya gömüldüğüne inanılmaktadır” dedi.’

Achilles’in Ölümü

Bir başka iddia ise Achilles’in mezarının Çorum’da olduğudur. 2004 yılında bu haber Çorumlular ile Çanakkaleliler’i karşı karşıya getirmişti. Çanakkaleliler’e göre ise Achilles’in mezarı, Çanakkale Sivritepe Tümülüsü’ndedir, Achilles adına inşa edilmiş olan antik kent ise bu tümülüsün çok yakınındadır.
Özetlemek gerekirse, günümüzde ne Achilles’in ne de Büyük İskender’in mezarlarının nerede olduğuna dair kesin bir bilgi yoktur. Fakat kesin olan bir bilgi var ki o da binlerce yıl önce yaşayan bu iki kahramanın ne kadar önemli kişiler olduğudur. Bugün insanoğlu nükleer silahlarla, petrolle, ekonomik sıkıntılarla uğraşırken, kendi döneminde bir mızrak ve bir kalkan ile savaşmış bu isimlerin adını hala unutamamıştır, unutmayacaktır da.
Bu yazıyı yazarken dikkatimi çeken bir başka anekdot ise, atası Achilles’in izinden giden Büyük İskender’in, tıpkı Achilles gibi mezarının kayıp olmasıdır. Rastlantı mı desem,"Tanrılar"ın bir hikmeti mi desem bilemedim.

Yazan:Dimitri Daravanoğlu
Kaynakça:
1-)Arrianos,İskender’in Seferi,Çev.Furkan Akderin,Alfa Yayınevi,İstanbul,2005
2-)Bosworth A.B.,Büyük İskender’in Yaşamı ve Fetihleri,Çev.Hamit Çalışkan,Dost Yayınevi,Ankara,2005
3-)Radikal Gazetesi,7 Haziran 2004
4-)Ahmet Çağdaş Çatoğlu,Haber7,18 Ekim 2007

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder